Araç hasar tespiti ve onarım süreci

Çiğdem Özdoğan
11 Eylül 2024

Hasar tespitinin yapılması, maddi hasarlı trafik kazalarının ardından atılması gereken en önemli adımlar arasında bulunur. Hasar tespiti, aracın hem fiziksel durumunun değerlendirilmesini hem de kazanın sigorta sürecine etkisi ve aracın piyasa değeri ile ilgili detaylarının belirlenmesini sağlar. Bu nedenle, hasar tespit, araç sahibinin haklarını korur ve sigorta şirketleriyle yaşanabilecek olası anlaşmazlıkları önler. Bu yazıda, hasar tespitinin nasıl yapılacağı ve gerekli belgeleri bulabilirsin. Ayrıca, hasar tespitinden sonra onarım sürecinin nasıl işleyeceği ile ilgili detaylara da yer verdik.

Hasar tespiti nedir, neden yapılır?

Hasar tespiti, yaşanan bir kaza sonrasında aracın uğradığı zararın tespit edilmesi için gerçekleştirilen değerlendirme olarak tanımlanır.  Bu tespit ile maddi hasarlı bir trafik kazası sonrasında aracın değişmesi gereken parçaları veya onarılacak alanların maliyeti ve aracın piyasa değerinde bir düşüş olup olmadığı değerlendirilir. Araç hasar tespiti sonrasında kasko ya da zorunlu trafik sigortası üzerinden sigorta şirketleri tarafından hasarın tazmini için başvuru yapılır.

Araç hasar tespiti nasıl yapılır?

Kaza tespit tutanağı: Maddi hasarlı bir kaza sonrasında araçların ve kazaya karışan kişilerin güvenliği sağlandıktan sonra aracın hasarlı kısımlarının gözükebileceği ve kazanın oluş şeklinin anlaşılabileceği şekilde fotoğraflarının ya da videosunun çekilmesi ve kaza tespit tutanağının tutulması gerekir. Maddi hasarlı kazalar için kaza tespit tutanağı, 2008 yılından itibaren emniyet görevlileri çağrılmadan araç sürücüleri tarafından tutulabiliyor. İki taraf kaza ile ilgili görüşlerini tutanağa yazar ve görgü tanığı bulunuyorsa kazaya tanık olan kişinin ad, soyadı ve iletişim bilgileri alınır. Kaza tespit tutanağının, detaylı bir şekilde tutulması sigorta şirketleri açısından önem arz eder.Ancak, kazada yaralanma veya vefat söz konusu ise mutlaka emniyet güçlerine haber verilmesi gerekir.

İpucu: Kaza tespit tutanağı ile ilgili detaylar için "Kaza tespit tutanağı nasıl tutulur?" başlıklı yazımıza göz atabilirsin.

Tutanakların sigorta şirketlerine iletilmesi: Kaza tespit tutanağının tutulması ve kazayla ilgili fotoğrafların çekilmesinden sonra bu tutanağın sigorta şirketlerine iletilmesi gerekir. Sigorta şirketleri, kaza tespit tutanağını aldıktan sonra Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi (SBM)'ne iletir ve sigorta şirketleri 3 iş günü içerisinde kusur oranlarını belirler.

Kusur oranlarının netleşmesi: Sigorta şirketleri, kusur oranlarını değerlendirdikten sonra her araç için %0, %50 veya %100 şeklinde sonuç oluşturur. Tarafların sigorta şirketleri, kusur oranları üzerinde anlaşma sağlarsa dosya sonuçlanır. Ancak tarafların sigorta şirketleri, kusur oranı üzerinde anlaşmaya varamazsa tutanaklar, Kaza Kusur Değerlendirme Komisyonu'na iletilir ve komisyon 3 iş günü içerisinde kararını açıklar.

Sigorta eksperi atanması: Kaza tespit tutanağı ile sigorta şirketlerine sigortalılarının başvuru yapması sonrasında bir eksper atanır. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nda sigorta eksperi, kayıp ve hasarların sebepleri ve tutarların belirlenmesi için tarafsız ve bağımsız olarak çalışan kişiler olarak tanımlanır.  Sigorta eksperi, araç onarım sürecine başlanmadan incelemelerini gerçekleştirir.  

Hasar tespiti için gerekli belgeler neler?

·        Kaza tespit tutanağı

·        Sigortalının kişisel bilgileri

·        Araç ruhsat bilgileri

·        Kazanın fotoğrafları ve videoları

·        Banka hesap bilgileri

·        Poliçe

·        Eksper raporu

·        Sigorta primlerinin ödendiğine dair belgeler

Onarım süreci nasıl işler?

Onarım sürecinin başlaması için sigorta eksperinin incelemelerini tamamlaması gerekir. Eksper, aracı inceleyip değerlendirme yapmadan onarım süreci başlatılamaz. İşte onarım süreci ile ilgili detaylar;

Servis seçimi: Eğer onarım karşı tarafın trafik sigortasından karşılanacaksa, onarım için karşı tarafın trafik sigortasının anlaşmalı olduğu onarım servislerinin tercih edilmesi yarar sağlar. Eğer onarım kaskodan karşılanacaksa, kasko poliçeni satın alırken tercih edilen servis ağına, yani anlaşmalı özel veya anlaşmalı yetkili servise aracını götürebilirsin. Anlaşmalı servis ağlarının tercih edilmesi halinde, onarım ücreti direkt sigorta şirketi tarafından servise yapılır ve sigortalının beklemediği herhangi bir ek ödeme ile karşılaşma ihtimali düşük olur. Aynı zamanda kasko poliçesi, anlaşmasız servisleri de kapsayabilir. Poliçeyi satın alırken bu alternatif eklenmiş olabilir, bu durumda anlaşmasız bir servis de tercih edilebilir. Anlaşmasız bir servisi tercih edilmesi halinde onarım ücreti, sigortalı tarafından önceden ödenir ve daha sonra sigorta şirketi bu ücreti, sigortalıya öder.

Dikkat edilecek bir diğer husus,  kasko poliçesi anlaşmalı servis ağını kapsıyor ve sen aracını sigorta şirketinin anlaşmasız olduğu bir servise götürmen halinde, poliçe özel şartlarında belirtilmiş olması kaydı ile onarım maliyetinden sigorta şirketi kesinti yapabilir yani muafiyet uygulayabilir. Bu gibi durumların önüne geçmek için hasar yaşaman halinde aracını servise götürmeden önce mutlaka sigorta şirketi veya acenten ile görüşmen gerekir. 

Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus, kasko poliçenizin anlaşmalı servis ağını kapsıyor olması durumunda, aracını sigorta şirketinin anlaşmasız olduğu bir servise götürmen halinde poliçe özel şartlarına bağlı olarak sigorta şirketinin onarım maliyetinden kesinti yapabilir. Bu tür durumların önüne geçmek için, hasar yaşandığı zaman aracını servise götürmeden önce mutlaka sigorta şirketi veya acentesi ile görüşmen gerekir.

Onarım süreci: Kaza yapan aracın onarım süresi, aracın hasar boyutuna göre farklılık gösterir. Parça değişimi veya daha büyük hasarlarda onarım süreci uzayabilir.

Araç teslimi: Onarım süreci ile ilgili yetkili servis ile iletişim kurulabilir. Araç teslimi sırasında aracın hasar tespit raporuyla uyumlu bir şekilde onarıldığından emin olunması gerekir.

 
Çiğdem Özdoğan
11 Eylül 2024
Çiğdem Özdoğan
Çiğdem Özdoğan

Çanakkale 18 Mart Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri mezunu olduktan sonra, 2002 yılından bu yana Sigorta sektöründe farklı yöneticilik kademelerinde görev aldı. Bugüne kadar sigorta şirketlerinin Genel Müdürlük kadrolarında Satış, Acente Yönetim, Eğitim & Kalite, Digital Pazarlama ve Çağrı merkezi alanlarında uzmanlığını geliştiren Çiğdem, Wingie Enuygun Grup bünyesinde Sigorta Direktörü olarak görev alıyor. Çiğdem, Enuygun Sigorta’nın temsilciliğini yaptığı sigorta şirketleri ile ilişkilerini de yürüterek, Enuygun Sigorta'nın insurtech yöntemlerini daha yoğun kullandığı ve müşterilerine en iyi sigorta deneyimini yaşattığı sürekli gelişen ve büyüyen bir organizasyon yaratmayı hedefliyor.

Yorum Yap